PROF. DR. AYDIN ACAR'DAN PANDEMİ DÖNEMİNDE KANSER HASTALARI İÇİN UYARI
SBÜ. Ankara Atatürk Sanatoryum Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kulak Burun Boğaz Kliniği İdari ve Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Aydın Acar Pandemi döneminde kanser hastalarına uyarılarda bulunarak tedavi ve kontrolün kesinlikle ihmal edilmemesi gerektiğini söyledi.
Prof. Dr Acar TRT mikrofonlarına açıklamalarda bulundu.
Prof Dr Acar, ''Bildiğiniz üzere COVİD 19 pandemisinin ikinci yılını doldurmak üzereyiz. Pandeminin başlamasıyla birlikte tüm dünyada olduğu gibi bizim ülkemizde de biz de dahil herkeste ev dışı toplu yaşam alanlarına girme konusunda bir korku havası oluştu ki bu durum işin en doğal yanı. Özellikle hipertansiyon, diyabet, kronik akciğer hastalığı, kalp-damar hastalığı gibi komorbid hastalığı olan insanlar zorunlu olmadığı sürece toplu yaşam alanlarına girmekten uzak durdular. Bu çoğu insanı covid- 19 virüsünden korudu ancak bazıları bu durumdan olumsuz etkilendi.'' dedi.
ERKEN TEŞHİS ÇOK ÖNEMLİ
Prof. Dr. Aydın Acar sözlerine şöyle devam etti: ''Artık teknolojinin gelişmesiyle bilgiye ulaşım kolaylaşmıştır. Herkesin bildiği gibi kanser tedavisinin en önemli basamağı erken teşhistir. Olan semptomları nedeniyle uzman hekim muayenesi olması gereken ancak pandemi nedeniyle hastane ortamına girmek istemeyen insanların sonraki dönemde karşımıza ileri evre kanser hastaları olarak geldiğini ve olası bir tedavi şansını minimuma indirdiğini klinik tecrübelerimizle çokça gördük. Örneğin 15 günden uzun süredir ses kısıklığı olan ve sigara içen ileri yaş erken evre gırtlak kanseri şüphesi olan bir bireyin sırf bu nedenlerle sağlık kuruluşuna başvurmadığı için sonraki dönemde ileri evre gırtlak kanseri nedeniyle sağlık kuruluşlarına başvurduğunu gördük. Veya dilinde küçük ülsere bir lezyon olarak başlayan ve sağlık kuruluşuna başvursa tek seans bir operasyon ile total kür sağlanabilecek bir hastanın muayenesini geciktirmesi nedeniyle ileri evre dil kanseriyle kür şansını çok aza indirdiğini gördük. Aynı şeyler kanser tedavisi görüp kontrole gelmesi gereken hastalar için de geçerli. Özellikle kanser tedavisi alan hastaların tedavi sonrası ilk 2 yıl sık doktor muayenelerine gelmeleri çok önemlidir. İlk 2 yıl özellikle baş-boyun kanserlerinde nüks için sık muayeneler gerektiren bir süredir. Ancak hastaların biraz önce anlattığım sebepler dolayısıyla kontrol muayenelerini aksattığı ve erken dönemde yakalanarak hemen tedavi edilebilecek nükslerin kontrol muayenelerini geciktirmeleri nedeniyle ileri evre nükslerle karşımıza geldiğini gördük. Örneğin Kemoradyoterapi almış bir nazofarenks kanseri hastasının tedavi sonrası 2 yıl boyunca kontrol muayenesine gelmeyip 2 yıl sonunda muayeneye geldiğinde metastaz ile geldiğini tedavi şansını minimuma indirdiğini gördük. Bu hastaların özellikle aşılama başladıktan sonra sağlık kuruluşlarına başvurduklarını gözlemledik. İnsanlar aşı olduktan sonra daha rahat bir şekilde sağlık kurumlarına muayene için gelmeye başladılar ve kanser konusunda bu tabloyu daha açık olarak gözlemledik. Ancak halen covid 19 nedeniyle hastanelere başvurmayan kanser kontrol hastaları veya tanı konmayan kanser hastaları var. Bu noktada insanlara ulaşabildiğimiz her mecrada insanları bu konu hakkında bilinçlendirmek gerektiğini düşünüyorum. Kamu spotlarıyla veya aile sağlığı merkezi gibi birinci basamak sağlık kurumlarında muayeneye giden hastaları bilgilendirerek bu konuda önemli bir yol kat edebiliriz. Umarım kanser konusundaki bu durum bir an önce pandemi öncesi döneme dönebilir.''
Haber görüntüsü için tıklayınız